Image

Marmaris


Ege ve Akdenizin kucakladığı noktada eşsiz bir koya açılan bir cennet var : Marmaris Sırtını çam ve günlük ormanların yeşiline vermiş , Heredot'un "dünyanın en güzel göğüne sahip" dediği modern bir turizm şehri.

Marmaris'in Konumu

Marmaris, Ege Bölgesinde Muğla iline bağlı bir ilçe merkezidir. Ülkenin SW'da Akdeniz ile Ege Denizi'nin birleştiği bölgede, önü yarımada ve adalarda kısmen kapanmış küçük bir koyun kenarında kurulmuştur. 36º 51¹ N enlemi,28º16¹ E boylamı üzerinde olan Marmaris'in denizden yüksekliği 10m² dir. Batıdan Reşadiye Yarımadası ve Kerme Körfezi, kuzeyden Muğla, doğudan Balan Dağı, Karadağ ve Günlük Tepeleri ile, güneyden denizle çevrilmiştir. Körfezin önünde kıyıya ince bir dille bağlı olan Adaköy, onun önünde Bedir Adası, Keçi Adası ve Güvercin Adası bulunur.Kentin en eski kısımı denize doğru uzanmış kalker yapılı bir tepe üzerine kurulmuş olan Kale Mahallesidir. Marmaris daha sonra eteklere doğru ve kıyı boyunda gelişmiştir.

Konumu , hem Marmaris'e hemde Marmaris'den diğer merkezlere , tarih ve doğa kokan güzelliklere ulaşılmasını kolaylaştırır.Hava ulaşımının yapıldığı Dalaman Havaalanı sadece bir saat uzaklıktadır.Şehirlerarası otobüslerle istediğiniz yere kolayca ulaşabilirsiniz. Görmek istediğiniz yerleri katılacağınız turlarla bir gün içinde gezebilir , akşam tekrar Marmaris'te tatilinize devam edebilirsiniz.Rodos ise sadece 45 dakika uzaklıktadır. Yatların rotaları mutlaka Marmaris'den geçer. İster barebotlarla yelken açın , ister bir gulet'in güvertesinde seyre kendinizi bırakın , bakir koylar sizi karşılayacaktır. Kışlama , bakım , onarım imkanlarının en geniş haliyle sunulduğu yüksek kapasiteli marina çekek yerleri 12 ay yatçıların hizmetindedir..

Marmaris´in isim kökeni

Şehir şimdi bulunduğu tepede ilk yerleşenleri olan Türkmen´ler tarafından, Bizans döneminde, Mermer-şehri ismiyle kurulmuştur. Menteseoğulları egemenliği döneminde altın çağını, uluslararası mermer ticareti sayesinde yaşayan bu limankenti Mermeris adını almıştır. Doğal felaketlerden, yağma ve talandan nasibi alarak yokolan, Fiskos´un eski çağlardaki rolünü Rodos´un fethine yani 1522 yılına kadar üstlenmiştir. "MERMERİS ismi, yunanca´ya Marmaras, italyanca´ya (latince´ye) Marmarice/Marmaris, ingilizce´ye Marmorice olarak, ilgi güncelliklerine göre çevrilmistir. Marmaris ismi, I. Dünya Savaşından sonraki İtalyan işgalinde yoğun olarak kullanılmış ve sonrasında Cumhuriyet dönemiyle birlikte resmiyet kazanmıştır. Bodrum ´lu Herodot ve ünlü coğrafyacı Amasya ´lı Strabo , Fiskos´tan antik dönemde, Efes ve Mylasa´nın Doğu Akdeniz'e açılan limanı olarak bahsederler. Her ikisinin yaşadıkları dönemlerde Marmaris´in yerleştiği tepe, ya denizin altında, yada bir adacık olsa gerek. Herodot´un Marmarisos ismi ile Marmaris´i kastetmesi olanaksız. Bir rivayete göre de Kanuni Sultan Süleyman'ın yaptırdığı halen de Marmaris'de bulunan kaleyi Kanuni Sultan Süleyman'ın beğenmediği ve kalenin mimarını astırdığı için Marmaris isminin Mimaras'dan geldiği söylenmektedir.

Tarihi

  • Marmaris'in tarihi M.Ö. 12000 'lere kadar gider. 2007 yılında Bedir Adasındaki Nimara Mağarasında yapılan kazı çalışmaları sonucu bulunan materyaller bunu teyit etmektedir.17 Eylül 2007 'de Marmaris Müzesi 'ndeki basın toplantısı}... Bölgeye Karia adı Kar'ın ülkesi anlamıda sonradan verilmiştir.Ege ve Akdeniz 'in kıyılarının bereketi, bölgeyi devamlı çekici kılmıştır. Şehir Rodos ve Ege adalarına açılan en önemli köprüdür. Böylece Marmaris zaman içinde pek çok medeniyetin hüküm sürdüğü bir yer haline gelmiştir.

  • Bölgede yapılacak gezilerde Karia, Rodos ve ada uygarlıkları, Mısır , Asur , İon , Pers , Makedon , Suriye , Roma , Bizans , Selçuklu ve Osmanlı medeniyetlerinin izlerini görmek mümkündür.
  • Fiskos kentin ilk adıdır. Bugün Asartepe denilen mevkide kalıntıları görülebilir.
  • M.Ö. 3500 Karya kenti Fiskos'un ilk kent surları yapılıyor. Fiskos kalıntıları Marmaris Beldibi 'nin kuzeydoğu yamaçlarında Asartepe'de izlenebilir. M.Ö. 7. YY Loryma antik kenti (bugün Sömbeki körfezi , Bozukkale, Taşlıca bölgesinde) kuruluyor.
  • M.Ö. 546 Bölgede Pers egemenliği başlıyor.
  • M.Ö. 334 Büyük İskender bölgeyi işgal ediyor.
  • M.Ö. 323 İskender ölüyor. Karya bölgesi Bergama krallığının egemenliğine girsede, Fiskos Mısır/Rodos İmparatorluğu ´nun Güneybatı Anadolu ´daki en önemli liman kenti oluyor.

  • M.Ö. 226
    Şiddetli bir deprem oluyor.
  • M.Ö. 133 Bölgede Roma egemenliği başlıyor.
  • 395 Bizans döneminin başlangıcı
  • 670 Arap akınları. Çoğu kent bu akınlar sonucunda yakılıp yıkıldı.
  • 1010 -1286 Türkmen boyları ve Anadolu Selçuklu Devleti Dönemi. Bu dönemde Tepe Mahallesinde ilk yerleşim birimleri MERMERİS ismi verilerek kurulmuştur.
  • 1286 Menteşe Beyliği dönemi. 1300'lü yıllarda Mermeris hem ticari hem de askeri açıdan, antik cağlarda Fiskos´un olduğu gibi, önemli bir liman oluyor.
  • 1300 Yılında Rodos adasının, Menteşe Beyliği tarafından fethinde önemli bir rolü donanma üssü olarak oynuyor. Doğu Akdenizde mermer ve kereste ticaretinin önemli bir yükleme limanı oluyor.
  • 1391 Temmuz 1391 yılında Ahmed Gazi ´nin ölümden sonra bölgede Osmanlı Egemenliği başlıyor.
  • 1402 Ankara savaşı sonrası.Timurlenk ´in emriyle Menteşe Beyliği egemenliği tekrar başlıyor.
  • 1451 Bölgede yeniden Osmanlı egemenliği başlıyor.
  • 1480 Fatih Sultan Mehmet ve 100.000 askeriyle, Mermeris´e Rodos´u fetih için geliyor. 150 gemilik kuvvetli Osmanlı Donanması'nın 89 gün süren fetih uğraşı boşa çıkıyor.
  • 1517 Mermeris´te nüfus 24 kişi. ???
  • 1520 -1522 Osmanlı padişahı Kanuni Sultan Süleyman , Rodos seferine çıkıyor ve 150.000 kişilik ordusuyla Mermeris'e geliyor ve Rodos´u fetih ediyor. Bir kale, bir kervansaray ve bir de şimdiki Kısayalı'yı tümüyle kapsayan bir köprü yapımını emrediyor.
  • 1525 Mermeris Muğla Sancağı 'na bağlı "kaza" oluyor.
  • 1545 Rodos seferi dönüşünde Sultan Süleyman tarafından buyurulan Marmaris kalesinin, Hafza Sultan Kervansarayın yapımı tamamlanıyor.
  • 1565 Mermeris´ten, Dünya´da yalnız burada çıkarılan ve Avrupa´da büyük sükse yapan Sığla Yağı´nın (Storax orientale) yıllık 100.000 kiloya kadar varan ihracaatına başlanıyor.
  • 1789 İbrahim Ağa Camii yapılmıştır.

  • 1801
    Tarihte ilk kez, bir donanma tarafından "Çıkartma Tatbikatı" 200 İngiliz savaş gemisi tarafından yaklaşık üç ay süreyle Mermeris´te yapılıyor.
  • 1800 -1850 Yıllarında Mısır ve Suriye savaşlarında alınan esirler Mermeris´e getiriliyor.
  • 1890 Mermeris´ten maden ihracaatı başlıyor. İthal eden ülkeler Almanya , Fransa ve İtalya oluyor. Yıllık hacmi 50.000 tonu aşıyor.
  • 1913 - 1. Dünya Savaşı 'nda bir Alman zırhlısı Marmaris limanına sığınıyor.
  • 1914 - Fransız donanması Marmaris Kalesi 'ni topa tutuyor ve büyük tahribat meydana geliyor.
  • 1919 - Sevr anlaşmasına dayanarak İtalya ve Yunanistan aralarında anlaşıyor ve İtalyanlar bölgeyi işgal ediyorlar.
  • 1922 - 22 Temmuz‘da İtalyan askerleri Marmaris'ten ayrılıyor ve Marmaris kurtuluyor.

Marmaris'te antik kentler

Antik çağ yerleşimleri Marmaris ilçe sınırları içinde yer alan antik kentler ise şöyle sıralanabilir:

Physkos (Beldibi , Asartepe ), Amos (Hisarönü , Turunç ), Bybassos (Hisarönü), Kastabos (Hisarönü), Syrna (Bayırköy ), Larymna (Bozburun ), Thyssanos (Söğütköy ), Phoenix (Taşlıca ), Loryma (Bozukkale ) Kasara (Serçe Limanı ), Kedrai (Sedir Adası ),Euthena ve Amnistos (Karacasöğüt ). Physkos dahil tüm kentler, küçük Karya kentleri. Ama diğerlerinin neredeyse tamamından bugüne ulaşan kalıntılar kale ve sur parçalarından öteye geçmiyor.

Physkos, Physcus, Fyskos, Fiskos, Fiskus

Fiskos yörede ilk Karya liman kenti ve diğer yerleşim birimlerinin merkeziymiş. Fiskos Karya dilinde "Doğakenti" demektir. Bu isme neden de doğanın bütün unsurlarını ve güzelliklerini bünyesinde bulundurmasıdır. M.Ö. 3400 yıllarına kadar uzandığına dair izler biliniyor. Antik Karya bölgesinin bu önemli liman kentinin, kalıntıları Marmaris şehir merkezinin kuzeyindeki Asartepe'de görülüyor. Ancak akropol üzerinde sur duvarları günümüze ulaşabildi. Tüm Karya yerlesimleri gibi sarp dağ tepelerinde ve yamaçlarında kurulmuştur. Yerleştiği alan Beldibi ile Camiavlu arasındaki tepeler ile vadi ve yamaçlardır. Tarihçilerin/Yalancıların[!] babası Bodrum´lu Herodot ve ünlü coğrafyacı Amasya´lı Strabo, Fiskos´tan antik dönemde, Efes ve Mylasa´nın Doğu Akdenize açılan limanı olarak bahsederler.

Tarih boyunca Güneybatı Anadolu da varolan egemenliklerin, Akdenize özellikle Doğu Akdenize açılan tek ve önemli limanı olmuştur. Mylasa , Alabanda , Truva , Bergama , Efes ve Miletus gibi önemli antik başkentlerini Fiskos´a bağlayan karayolu ağının eskiden beri var olması, limanın denizler aşırı ilişkilerde, özellikle "ülkelerin anası" Mısır´la, önemini yineleyerek vurgular. Önceleri her türlü ticaretle (Köle, mermer, kereste ve şarap) başlayan Mısır ilişkileri sonraları askeri ve uygarlık olarak genişler. ÜnlüKadeş savaşına Hitit´lilerin saftında katılan Karyalı paralı askerlerin nakli gemilerle Fiskos limanından olmuştur. Daha sonraki savaşlara Mısır´lıların saftında katılmışlardır. Bu paralı askerlerin bir kısmı Nil Deltasına kendi şehirlerini (4 adet) kurarak yerleşmişlerdir. Nitekim ilk karyaca yazıtlar burada bulunmuştur. Mısır´dan Güneybatı Anadolu´ya ve Adalara ilk defa normal insan boyunda heykel yapabilme sanatı Fiskos´tan girmiştir.

Fiskos´un kendi adına parası olması da önemli bir merkez olduğunun başka bir kanıtıdır. Fiskosun çok değerli madeni bir parası, İngiltere´de kolleksiyoncu Mr. Borell´in elinde bulunduğu 1828 yılında tesbit edilmiştir.. Bu para oldukça geniş, kalın ve olağanüstü uzunluktadır ki yüzeyinde dallanmış boynuzları canlandıran bir kabartma ile 18 karya harfleriyle tek satırda " Phi Upsilon sigma $ Y 2" yazısı vardır. Büyük İskender´in ölümü sonrasında oluşan Mısır-Rodos İmparatorluğuna bağlanan Fiskos, bu dönemde önemini bir ticari liman olarak daha da arttırmıştır. Ve bu konumunu daha sonraki Roma ve Bizans dönemlerine de taşıyabilmiştir. İngiliz Kralı VIII. Henry, bir belgede 1513 yılında Fiskos´tan bahsetmesi de enteresan. Ayrıca Boston Museum müzesinde Marmaris´te ( Eski Physkos) bulunduğu belirtilerek sergilenen, sonra Roma İmparatoru olan, genç Tiberius´un (Bust of Tiberius ) mermerden bir büstü vardır. Milattan önce 4.yüzyıldan kalma sayısız heykelcikler, heykelblokları ve tabletler özellikle Eyiliktaşı civarında bulunmuştur. Arkeolog George Bean ´e göre ezelinden beri çeşitli uygarlıklar boyunca hep önemli bir liman kenti olan Fiskos´tan günümüze kalan şehir kalıntıların azlığının izahı, bunların toprak altında gömülü oldukları değildir. Aksine kentin parça parça gemilere yüklenip başka kent projelerinde kullanılmak üzere nakil edildiği olasılığıdır. Çünkü kentin kurulduğu tepe ve yamaçlar günümüzde hala ortadadır ve toprak altında olan Fiskos´un ünlü limanı ve denizidir.

Loryma (Bozukkale) : Bozburun yarımadasının güneybatı ucundaki Bozuk Koyu'nda kurulmuştu. Koya hakim oldukça geniş alana dağılmış kalıntılardan günümüze ulaşan en etkileyici yapı Burunbaşı üzerinde bulunan iyi korunmuş kaledir. Dokuz dikdörtgen kulesi vardı. Bugün kuzeydeki çıkma kule görülebilmektedir. Bozukkale limanı Mavi yolculuk tekneleri ve yatların önemli bir durak noktası.

Kedrai :Gökova Körfezi'ndeki Sedir Adası antik Kedrai kenti ve ünlü Kleopatra Plajı ile tanınıyor. Kedrai bir Karia kentiydi, sonra Rodos'a bağlandı. Kedrai “sedirler” (sedir ağacı) anlamına geliyor. Rodos Karşıyakası'nın en önemli yerleşimlerinden biri olan Kedrai, surlarla kuşatılmıştı. Kule ve duvarları kıyıda izelenebilen kentin orta kesiminde Dor düzenindeki Apollon tapınağından bugüne ancak temelleri ulaşabilmiş. Agora, çeşitli yapı kalıntıları ve kent nekropolünün yanı sıra, adanın doğu kesiminde ise yüzü kuzeye bakan ve oldukça iyi durumda tiyatrosu var.

Hydas (Selimiye): Bozburun Yarımadası'nın kuzeyindeki Selimiye koyunda (Kamışlı Koy) kurulmuştur. Kentte sur kalıntıları, kare planlı bir mezar anıtı yer alıyor Hydas'a 3 km . uzaklıkta, sahilde bir gözetleme burcu ve bu burç üzerinde birkaç mezar var.

Erine (Hisarönü): Marmaris-Datça yolunun 20. km .sinde güneye Bozburun yönüne dönüldüğünde Hisarönü köyüne 2 km. 1Antik ören yerine buradan 3 km yol ile gidilir. Erine'de, Roma dönemine ait kalıntılar bulunmaktadır.

Castabus (Pazarlık) : Bu antik ören yerine ve Hisarlık Köyü yakınlarındaki kutsal yere Hisarönü ovasından bir saatlik tırmanışla ulaşılabilir. Tapınak bir platformun üzerinde yer alır. İ.Ö 4. yüzyıldan kalma Ion düzenindeki yapı ayrıca Dor öğeleri de taşımaktadır. Platform üzerinde tapınak temeli görülebilir. Platformu destekleyen göz alıcı duvarlar günümüze kadar varlığını sürdürebilmişlerdir. Güneydeki alanda yer alan yıkık tiyatro, tapınakla birlikte bölgede tanımlanabilen tek yapıdır.

Thyssanos (Söğüt): Söğüt köyünün 1 km güneybatısında, okulun biraz arkasındaki tepecik üzerinde Thyssanos yerleşimi kalıntıları vardır. Kazı yapılmamış antik yerleşimde kalıntılar birkaç duvar parçasından, temel izlerinden ve duvar kalıntılarından ibaret.

Phoenix, Fenix, Feniks, Fenike "Fineket = Taşlıca" : Bir Karya kenti olan Phoenix'in kalıntıları Taşlıca'nın 4 km dışında, Köy ile antik yerleşim arasında, muhtemelen antik döneme ait patika yolda önce mezarlarla karşılaşılır.Taşlıca ile Asar tepenin aşağı yukarı ortalarında, çukurda kentin agorası, tepeye çıkarken oldukça iyi durumdaki bir yapı kalıntısı ve ardından kentin ana nekropolisi (mezarlar) görülür. Kentin akropolisi Asartepe'dedir. Taşlıca´ya ilk yerleşenler, 1402 yılında Ankara savaşından sonra anlaşma gereği Timur´un bıraktığı moğollardır. Özgünlüklerini hala koruyabilmektedirler.

Bybassos : Bugünkü Orhaniye köyü kalıntıların bulunduğu tepenin yamacına kurulmuştur. Kentin sur kalıntıları orman içinde dağınık bir arazide görülebiliyor. Euthenna (Altınsivrisi/Karacasöğüt) Rodos kentciği. Bugüne ulaşan kalıntılar Karacasöğüt köyünün yaklaşık 2 km güneydoğusunda Altınsivrisi tepesinde kent nekropolisi, biraz yukarılarda çeşitli sur kalıntıları, kaya mezarları ve sarnıçlarla karşılaşılacaktır.

Amnistos (Karacasöğüt) : Karacasöğüt yakınlarında bir başka antik kent daha var. Amnistos antik kenti kalıntıları köyün yakınındaki bir burun üzerinde. Kentten bugüne sur kalıntıları, deniz kıyısında eski liman duvarı ulaşmış.

Hafza Sultan Kervansarayı : Aslında yapımı 1545 yılında tamamlanan kervansaray, bugünkü halinden çok daha büyük ve daha kapsamlı işlevi düşünülerek yapılmıştır. Daha yakın zamana kadar varolan hamamın dışında, "Han" işlevi gören ve varolan ikinci katı da değişik zamanlarda yıkılarak yokolmuştur. Şimdi adeti 7 olan küçük oda sayısı aslında konum olarak 8 dir. 8.si orantısız tarafta saklıdır. Bir de boğaza ve denize bakan odalarin 2 tanesi hala vardır, hemde çok iyi durumda ama saklıdır. Diğerleri çeşitli nedenlerden dolayı yokolmuştur.

Kısayalı Köprüsü : Pilavtepesi arkasından gelen, Karaağaca kadar giden eskiyolu Mermeris yarımadasına birleştirmek için beyaz kesme taştan yapılmış, şimdiki Kısayalı'yı tamamiyle kaplayan büyüklükte görkemli bir köprüymüş. Öyleki bir ucu Ilıca sırtlarında diğer ucu Eski cami civarında. Böyle bir köprünün varliğı 1801 yılında bir İngiliz, ressam Neele tarafından yapılan resimle belgelenmiştir. Bu köprünün yokolma akibetini herhalde seller(!) ve erozyonlar(!) belirlemedi. İtali[

İbrahim Ağa Camii : 1789 yılında yapımı bitirilen bu eser, 1800 -1849 yılları arasında kenti ziyaret eden İngilizlerin de dikkatini çekmiş ki seyir defterlerine kalenin bakımsızlığına rağmen caminin mimarisini beğendiklerini not almışlar. Gerçekten çok görkemli bir mimari eser olduğu ve o caminin şimdiki eski camiyle aynı caminin olmadığının belirginliği bir İngiliz ressam Neele 1801 tarihli eserinde belgeleniyor.

Contrast they were loaded to ships piece by piece and were used in other city projects. Because the hill slopes city was established are still evident today. Only famous harbor of Fiskos is under ground.